Psikoloji bilimi ve dalları ile incelediği alanlar konusunda ilk akla gelenlerden biri parapsikoloji ile metafizik konular olmaktadır. Geçmişten bugüne metafizik konular hep gizemli kalmıştır. Kapalı kapıların ardında saklanmıştır.

İÇİNDEKİLER:

Seçkin bir elit kesim tarafından muhafaza edilen bu tür bazı gizemli bilgiler uzun bir zaman boyunca gün ışığına çıkartılmamıştır. Gizemler her ne kadar saklanılmaya çalışılsa da, bugüne kadar taşınan bu kadim ve ezoterik bilgelik özellikle son zamanlarda modern bilim kapsamındaki araştırmalara konu olmuştur. Modern bilim ve dalları tarafından incelenmeye başlanmıştır.

Parapsikoloji kapsamı ve ruhsal yetilerimiz nelerdir?

Parapsikoloji, metafizik konular ve ruhsal yetiler hakkında açıklamalar yapmadan önce tarih iyi şekilde incelenmelidir. İncelemeler yapıldığında, en önemli olaylardan biri olarak tarih boyunca kurulmuş inisiyasyon merkezleri ile karşılaşılmaktadır Anadolu, Mısır, Yunanistan ve bazı kadim uygarlıklar inisiyasyon merkezleri kurmuşlardır. İnisiyasyon merkezlerinin açılamasıyla, bireyin kendini bilmesi ve içindeki tüm tanrısal potansiyeli ortaya çıkarması amaçlanmıştır. Bu doğrultuda eğitimler verilmiştir..

Mısır ve İnisiyasyon

Mısır’da inisiyasyon süreci, İsis inisiyasyonu ve Osiris inisiyasyonu olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilirdi. İsis inisiyasyonu ile küçük sırlar asıl adıyla arcana minor ortaya çıkarılmaya amaçlanır ve Osiris inisiyasyonu ile büyük sırlar, arcana major. Keşfedilmesi amaçlanırdı.

İnisiyasyon ve süreçleri ilk defa Mısır’da başlamış olarak kabul edilmektedir. Kökenin Mısır olduğu söylenir. Mısır’dan sonra ise diğer kültürler tarafından da inisiyasyon süreçleri benimsenerek devam etmiştir. Bu sayede yüzyıllar boyunca bilge, ermiş, dervişlerin yetişmesine vesile olduğu düşünülmektedir. Materyalizmin önem kazanması ve materyalist çağlara girilmesi nedeniyle inisiyasyon merkezleri birer birer yok olmaya başlamıştır. Bu yüzden merkezlerde öğrenilen ve öğretilen bilgilerin gizlenerek bilimden uzaklaştırıldığı ve felsefeden bile çekilip alınarak çıkartıldığı düşünülmektedir.

Kültürler parapsikoloji, metafizik konular ve ruhsal güçler hakkında birçok örnek barındırmaktadır. Her kültür incelendiği zaman bu konularda çok çeşitli deneyimler ve örnekler ile karşılaşılmaktadır. Önemli bir örnek olarak, Hint aiçvaryaları verilebilir. Hint aiçvaryaları, nedir ve ne işe yarar, aiçvaryalar insanlara kendi ruhsal güçleri hakkında birçok bilgi vermektedir. Aiçvarya, bir kişiye sahip olduğu ve buna rağmen kullanmasını bilemediği yeteneklerini öğretme bilimi şeklinde tanımlanabilmektedir..

7 Bölüm

Hint Aiçvaryalar’ı incelendiğinde 7 bölüm halinde sınıflandırıldığı görülmektedir.

1. Amma:

Aiçvaryalar içinde yer alan bölüm Amma şeklinde isimlendirilmektedir. Bu bölümde, düşünce gücüyle maddeleri büyütebilmek ve küçülterek ufaltabilmek üzerinde durulmaktadır. Maddeler üzerinde çeşitli şekillerde farklı etkilerde bulunabilmek ve yolları anlatılmaktadır. Bu doğrultuda telekinezi konusunun anlatıldığı da anlaşılabilir.

2. Lghima:

İkinci bölüm Lghima ismiyle ayrılır. Levitasyon konusu ve nasıl yapılır sorusu kapsamında yapılma yolları işlenmektedir. Levitasyon nedir, cisimleri hafifletmek ve havada durdurabilmek şeklinde tanımlanır.

3. Prapte:

Üçüncü bölüm, son zamanlarda birçok insan tarafından merak edilen ve çok sık araştırılan konuları anlatmaktadır. Bu konular, zaman sınırlarını aşmak ile çeşitli yerlere ulaşabilmek ve düşünce nakli şeklindedir. Astral seyahat ve telepati konuları anlatılmaktadır.

4. Prakamya:

Dördüncü Aiçvarya, irade yolu kullanılarak katı, gaz ve sıvı maddeler arasında geçiş yapabilmeyi anlatmaktadır. Cisimler arasında geçiş yapmak mümkün mü, sorusuna evet cevabını vermekle kalmayıp nasıl yapılır sorusunu da cevaplandırarak geçiş yapma yolları üzerinde durmaktadır.

5. İçitritva:

Aiçvaryalar içindeki beşinci bölüm kapsamında Simya üzerinde durulmaktadır. Simya nedir, maddelerin özelliklerini, atomlarını, değiştirme ve başka hallere getirme şeklinde tanımlanır.

6. Sohtart:

Altıncı bölüm, medyumluk yani bir kişinin kendi bedenine ikinci bir başka ruh sokabilmesi konusu üzerinde açıklamalar yapar.

7. Atartvaç:

Hint aiçvaryaları son bölümü yani yedinci bölümü içerisinde, demateryalizasyon anlatılmaktadır. Demateryalizasyon, görünmez olabilme yeteneği şeklinde tanımlanabilmektedir.

Parapsikoloji

Parapsikoloji, kuantum fiziği bir bilim dalı olarak ortaya çıkmadan önce, kuantum fiziği tarafından tekrar dile getirilen olguları önceden dile getirmiş bilim dalı olarak düşünülmektir. Bilim dünyası geçmişten bugüne parapsikoloji bilim sayılır mı sorusu karşısında ikiye bölünmüştür. Bilim insanlarından bazıları parapsikoloji bir bilim sayılmalıdır derken bazıları bilim sayılamaz görüşünü savunmaktadır.

Parapsikoloji, olağanüstü yetenekleri, farklı yetileri ve insan ruhunun sınırlarını araştırdığı için bilim olarak görülür mü görülmez mi sorusu kapsamında farklı cevaplar verilmesi anlaşılabilir.

Parapsikoloji terimi oluştuğu kelimelere bölündüğünde, para ve psikoloji şeklinde iki kelime ile karşılaşılmaktadır. Böyle bir kelime ayrımı parapsikolojinin yanlış anlaşılmasına neden olabilir. Bu yüzden bir bütün olarak farklı bir kelime şeklinde anlaşılmalıdır.

Terim Olarak Parapsikkoloji

Parapsikoloji terimin anlamı nedir sorusu için kısaca psikoloji ötesi cevabı verilebilmektedir. Psikolojinin alanına girmeyen olağandışı psikolojik deneyimler parapsikoloj kapsamında incelenmektedir. Parapsikoloji, ilk defa 1920 yılında Fransız psikolog Emil Boirac’ın tabirinden uyarlanarak kullanılan bir kelimedir. Dr. J. B. Rhine tarafından uyarlanmış ve kullanılmıştır.

Psişik yetileri diğer bir şekilde güçler ve becerileri konu alan kuruluşlar incelendiğinde 1882’li yıllara kadar didilmektedir. Psişik konular kapsamında çalışan kuruluşlar incelendiğinde, Dr. Rhine sayesinde 1934 yılında hız kazanmaya başladıkları görülmektedir. Parapsikoloji, insanların ruhsal yetileri, psişik güçleri ve becerilerini araştıran, düşünce enerjisinin gücünü konu alan bir bilim dalı şeklinde tanımlnabilmektedir.

Parapsikojiye İlişkin Ölçüm Yöntemleri

Parapsikoloji kapsamında özel laboratuvarlarda farklı deneyler yapılmaktadır. Bu sayede incelenen bazı iddialar reddedilmekte bazı durumlar ise teyit edilmektedir. Böylelikle ilerleme kat edilebilmektedir.

Parapsikoloji, askeri güçler arasındaki ilişki ile birçok film ve dizinin konusu olmaktadır. Bunun nedeni olarak parapsikolojinin özellikle askeri güçlerin ilgisini çekmesi ve bu dalın, tarihte hep parapsikolojik savaşlara neden olması olarak gösterilmektedir.

Parapsikoloji bilimi, farklı dalları araştırarak modern belli aletlerle ölçümler yapmaktadır. Söz konusu aletleri geliştirmek için yöntemler üretmeyi başardığı düşünülmektedir. Parapsikoloji için kişinin biyolojik bir makineden çok daha fazlası olduğunu gözler önüne seren ve insanların kendini keşfetmesi bakımından çok önemli bir bilim dalı olduğu düşünülmektedir.

Parapsikoloji araştırma merkezleri

Parapsikoloji araştırma merkezleri bulunan ülkeler hangileridir? Parapsikoloji alanında araştırmalar gerçekleştiren birçok ülke vardır. Türkiye bu ülkelerden biri olarak bilinmemektedir. Türkiye’de parapsikoloji konusunda çalışan sadece birkaç dernek vb kuruluş bilinmektedir.

Parapsikoloji araştırma merkezi bulunan ülkeler şu şekilde sıralanabilmektedir.

  • İngiltere,
  • Almanya,
  • Rusya,
  • ABD,
  • Japonya,
  • İsviçre,
  • Hollanda,
  • Fransa,
  • Portekiz,
  • Çin.

Parapsikoloji araştırma laboratuvarları bulunan ülkeler için; Almanya, Fransa, Japonya, ABD, İskoçya ve İtalya verilebilmektedir.

Parapiskoloji alanında araştırma yapan resmi kuruluşlar ile birlikte gayri resmi kuruluşlar da bulunmaktadır.

Parapsikoloji kuruşlarının incelediği dallar

Parapsikoloji kuruşlarının incelediği dallar için verilebilecek örnekler şu şekildedir.

  • Astral seyahat,
  • Gözsüz görüş,
  • Kendiliğinden psikokinezi,
  • Beden enerji merkez ve alanları;
  • Çakralar ve auralar
  • Telkinbilim,
  • Geçmişin bilinmesi,
  • Enerji bedenleri
  • Işınlanma (teleportasyon),
  • Tekinsiz ev fenomeni,
  • Kirlian fotoğrafçılığı
  • Paranormal şifacılık ve cerrahi,
  • Bitkilerde Parapsikoloji,
  • Biyokozmik enerji ve psikotronik bilim
  • Düşünce fotoğrafçılığı,
  • Geller etkisi
  • Alteraskopi, telemnezi,
  • Rüyada ESPHipnoz ve hipnoz altında ESP,Hayvanlarda ESP
  • Şuurlu beden kontrolleri
  • Değişik şuur halleri (ASC),
  • Radyestezi ve radyonik bilim,
  • Paranormal teşhis ve otoskopi,
  • Levitasyon,
  • Psişik arkeoloji,
  • Gezici durugörü,
  • Duyu Dışı Algılama (ESP):Telepati,
  • Durugörü (klervoyans)Önsezi,
  • Duruişiti,
  • Psikometri,
  • Psikokinezi (PK);Telekinezi

Parapsikolojinin araştırma alanları ve bu kapsamda gerçekleştirilen incelemeler hakkında çok detaylı bilgiler verilebilmektedir. İncelemeler sayesinde ruh ve ruhsal yetiler ile çeşitli yetenekler gösteren psişik güçler için açıklamalar yapılabilmektedir.

Parapsikolojinin alanları ve açıklamaları doğrultusunda, bilgiler yazının devamında yer almaktadır. Tüm detayların incelenmesi zordur çünkü her bir alanın ve konunun tek başına bir kitap hatta birkaç kitap olabilecek kadar derin olduğu anlaşılmaktadır. Bu yüzden sadece parapsikolojinin ilgi alanları ve ruhsal, psişik yetiler üzerine kısaca açıklayacı bilgiler vermek daha faydalı olacaktır.

Astral seyahat

Astral seyahat nedir, ruhun bedenden ayrılarak astral düzelem üzerinde yolculuk etmesi şeklinde açıklanabilmektedir. Astral seyahat yapanlar ile bu konuda deneyler ve denemeler gerçekleştirenler, astral seyahat esnasında ruh ve beden arasında kordon olduğunu gözlemlediklerini belirtmişlerdir. Bu kordonun gümüş renkte ya da ışık şeklinde olabildiğini ifade etmişlerdir. Böylece, bedene bağ ile yani kordon aracılığıyla bağlı olan ruhun, astral düzlem boyunca yolculuk etmesi incelenir. Astral seyahat, konu olarak bunu edinen bir fenomen şeklinde tanımlanabilir. Astral seyahat konusunda farklı fikirler ve çok tartışılan görüşler nedeniyle çeşitli açıklamalar yapılmaktadır. Örnek olarak, bazı kişiler astral seyahat için ruhun yolculuk etmesi ile değil, bilincin o esnada insanların oluşturduğu enerji bedene yerleşmesi şeklinde gerçekleştiği açıklamasını yapmaktadır. Bu nedenler astral seyahatin bir çeşit bilinç yolculuğu olduğu düşünülmektedir.

Telekinezi (Psikokinezi)

Telekinezi ve psikokinezi yaygın adıyla bilinen alan, parapsikoloji bilim dalının bir alt alanı şeklinde önemli bir psişik güç olarak ncelenmektedir. Telekinezi, düşünce gücü sayesinde canlı ya da cansız nesneler üzerinde etkiler yapabilme gücü şeklinde tanımlanmaktadır. Psikokinezi, düşünce gücünü yoğunlaştırarak maddeler üzerinde değişiklikler yapabilme yeteneği olarak düşünülebilir. Kelime anlamı tek tek incelendiğinde, tele kelimesinin Yunanca bir sözcük olarak uzak ve uzaktan anlamlarına geldiği,  kinezi kelimesinin hareket anlamına geldiği görülmektedir. Telekinezi, kelime anlamı şeklinde tanımlanır ise uzaktan hareket gibi bir anlam meydana gelir.

Psikokinezi, psişik kökenden gelen düşünce enerjisi olarak tanımlanabilmektedir. Günümüz bilim dünyasında özellikle parapsikoloji bilim dalı çerçevesinde psikokinezi ve etkileri elektronik aletler sayesinde ölçülebilmiştir. Bu yüzden söz konusu enerjinin varlığı kabul edilmektedir. Bu enerjinin çeşitli zamanlarda ve günlük yaşamda kullanıldığı birçok bilim insanı tarafından kanıtlanmıştır.

Şans eseri şeklinde anılan birçok olay ve durumların çoğunun telekinezinin eseri olarak gerçekleştiği ve insanların bu gücü istese de istemese de yani bilerek veya bilmeyerek kullandığı düşünülmektedir. Amerikalı ünlü bir parapsikolog olarak anılan Rex Stanford psikokinezi kapsamında enerji üzerinde farklı deneyler yaparak, günlük hayatta bu enerji gücünün kullanıldığını ifade etmiştir. Bu doğrultuda bir örnek olarak, atılan bir zarda insanların istediği numaranın gelmesi verilmiştir.

Deney Örneği

Telekinezi konusunda Duke üniversitesinde gerçekleştirilen çalışmalar esnasında bu gücü olumlu şekilde etkileyen önemli bir etken keşfedilmiştir. Söz konusu etken, konsantrasyonu serbest bırakmak olarak açıklanmıştır. Aynı örnek incelenirse, atılan bir zarda istenilen numara hangisiyse onun gelmesi için öncelikle yoğun bir istek ile konsantrasyon gerekmekte ardından zarlar bırakıldığı esnada toplanan konsantrasyon ve istek kesilerek serbest bırakılmalıdır şeklinde açıklanabilir. Bu durumun önemi nedir sorusu için, Enid Hofffman kitabında yer verdiği bir hikayeyle çok iyi anlaşılabilecek bir açıklama yapmaktadır. Hikaye ve açıklama nedir, şu şekilde yazılmıştır.

Aklıma bir öğrencimin bana anlattığı başından geçen ilginç bir deneyim geldi. Öğrencim yaşadıklarını bana şu şekilde anlatmıştı. Öğrencim, bir kasenin içine su koyduktan sonra kasenin içinde bulunan suyu hareket ettirmek amacıyla alıştırmalar yapıyormuş. Tüm alıştırmaları düşüncenin serbest bırakılması aşamasına kadar doğru şekilde yapmış. Suya baktığında yine de herhangi bir hareket belirtisi görmüyormuş. Tam o esnada telefon çalmış. Oflaya poflaya sandalyeden kalkmış. Telefona giderken başarısızlık duygusu yaşıyormuş. Telefona baktıktan ve görüşmesi bittikten sonra, devam etmek amacıyla çalışmasına geri döndüğü esnada kasedeki suyu görmüş. Suyun bir bölümünün dışarıya sıçrayarak masaya yayıldığını görmüş. Enid Hofffman, burada olan nedir diye sormaktadır. Kitabında yaptığı açıklamalar ile kısaca şu anlaşılmaktadır. Deney gerçekleştiren kişi telefona cevap vermek amacıyla kalktığında, dikkatini başka bir tarafa yönlendirmiş bu yüzden de suyu hareket ettirme arzusu serbest bırakılmıştır.

Stanford Açıklaması

Psikokinezi konusunda yapılan önemli açıklamalardan biri de Stanford’a aittir. Duaların da psikokinezi yasasına dayandığını fark ettiğini dile getirmektedir. Telekinezi konusunda yaptığı keşif için şu cümleleri kullanmaktadır. Duaların gerçekleşmesi kapsamında, dua eden bireyin yoğun konsantrasyon içine girmesi sayesinde düşünce enerjisini yoğunlaştırarak, göndermesi gözlemlenmektedir. Bu sayede telekinetik etki yani telekinezi söz konusu olmaktadır. Dua olgusu, Stanford’ın görüşlerinin yanı sıra farklı şekilde açıklamalar yapılabilecek derin bir olgudur.

Nazar ve Telekinezi Arasındaki İlişki

Türkiye’de telekinezi ya da psikokinezi konusunda akla ilk gelen ise nazar olmaktadır. Türk kültürü içerisinde yaygın şekilde ismi geçen nazar olgusu konusunda kökeninin telekinezi olduğu düşünülmektedir. Temeli psikokineziye dayandırılmaktadır. Nazar nedir? Bazı insanların bakışlarında bulunduğu kabul edilen kuvvet ile özellikle çocuklar gibi diğer insanlara, evcil hayvanlara aynı zamanda bazı eşyalara zarar vermesi şeklinde açıklanabilmektedir..

Nazar olgusu için ne olduğu açıklanırken parapsikologlar telekinezi kapsamında; öfke, kıskançlık gibi duygular yollanması ile meydana gelen negatif tesir tanımlamasını tercih etmektedir. Bu kapsamda nazarlıklar için göze göz ile karşı koyma anlamı ve amacıyla göz şeklinde olduğu kabul edilmektedir. Nazarlıklar nasıl olmalıdır sorusu için asıl önemli olan konunun yapıldığı madde olduğu ifade edilmektedir. Nazarlıklar için en önemli özellik, nazarlığın hangi maddeden yapıldığı şeklinde ifade edilmekte ve yapıldığı maddenin negatif tesirleri çekici nitelikte olması gerektiği belirtilmektedir.

Telekinezi, psikokinezi, deneyleri için örnekler.

Nina Kuligina örneği.

Nina Kuligina, Nelya Mikhailova olarak da bilinmektedir, 1926 yılında doğmuş bir Rus olarak parapsikoloji tarihinde telekinezi yeteneği ile yer alan insanlardan biri olmuştur. Nina Kuligina ve yetenekleri Sovyetler tarafından keşfedilmiştir. Sovyetler, üzerinde çeşitli araştırmalar ve farklı deneyler gerçekleştirerek yeteneğini belgelemişlerdir. Gerçekleştirilen deneyler kapsamında özellikle farklı nesneler ile kapalı kaplar kullanılmıştır. Nefes gibi dış etkiler ile manyetik etkilerin ortadan kaldırılması sağlanmıştır.

İlgi çekici bir deney:

Psi Fenomeni başlığı ile 7 Nisan 1968 tarihinde Moscow Komsomolets gazetesinde, yayınlanan yazıda en enteresan denebilecek bir deney anlatılmaktadır. Yazıda; Sovyetler kapsamında üne sahip psikokinezi medyumu olan Bayan Mikhailova tarafından gerçekleştirilen deney anlatılmıştır. Bu deney tüm psikokinezi medyumları tarafından gerçekleştirilen belki de en ilgi çekici deneylerden biri olarak anılmaktadır. Bilim insanları, Bayan Mikhailova’dan yaklaşık iki metre uzakta duran bir cam akvaryumun içinde bulunan tuzlu içeriğin içerisine bir çiğ yumurta kırmıştılar. Mikhailova, tanıklar ve kameraların gözü önünde kırılan yumurtanın beyazını sarısından ayırmıştır. Ardından beyazı ve sarıyı yeniden bir araya getirmiştir. Bayan Mikhailova deneyi, bilim insanları tarafından filme alınarak kaydedilen ve bu şekilde literatüre geçen en ilginç parapsikoloji deneyleri arasında gösterilmektedir.

Yemek masasındaki deney:

Mikhailova tarafından diğer bir ilginç deney de yemek masasında gerçekleştirilmiştir. Yemek masasındaki deney kapsamında gerçekleşen olayların tanıklarından biri olan Vadim Marin bu ilgi çekici deneyi şu şekilde anlatmıştır:

Bayan Mikhailova, yemek masasında oturmuştu. Masanın üzerinde, kendisinden belirli bir mesafe uzağa yerleştirilmiş bir ekmek parçası durmaktaydı. Mikhailova, konsantre olup bakışlarını yemek masadındaki bu ekmeğe dikkatli bir şekilde yöneltmişti.

Bakışlarını yönlendirmesinin üzerinden birkaç dakika geçtikten sonra ekmek parçası hareket etmeye başlamıştı. Ekmek, kesik kesik hareket ederek ilerlemekteydi. Masanın kenar kısmına yaklaşınca daha hızlı ve düzgün bir şekilde hareket etmeye devam etmişti. Şimdi söyleyeceğim bir masal anlatıyormuşum gibi gelebilir ama başka nasıl anlatılır bilmiyorum. Mikhailova başını eğdikten sonra ağzını açmıştı ve ekmek sıçrayarak ağzına girmişti Bu olduğunda ben hipnotize olmuş değildim ve bu olay gözümün önünde olmuş, deney gerçekleşirken filme alınmıştı.

Sigara dumanı deneyi:

Parapsikoloji konusunda ilginç deneylerden biri de sigara dumanı deneyi olarak bilinmektedir. Dr. Zdenek Rewdak, Çek bilim insanı, 1968 yılında Moskova’da gerçekleştirilen Parapsikoloji Konferansına katılan yazarlardan S. Strander ve L. Schroeder ile birlikte Mikhailova’nın psikokinezi yeteneğini araştırmışlardır. Araştırmalarda gerçekleştirilen değişik deneyler sayesinde farklı incelemelerde bulunmuşlardır. O deneylerden birinde gerçekleşen tuhaf bir olay şu şekilde anlatılmıştır. Bir cam kavanozun iç kısmı sigara dumanı ile doldurulmuştu ve kavanoz baş aşağı çevrilerek, bayan Mikhailova’ nın önüne koymuştu. Mikhailova, belirli bir uzaklıktaki mesafeden, duman sanki katı bir cisimmiş gibi onu ortadan ikiye bölmüştü.

Kurbağa ve insan kalbi:

Nina Mikhailova parapsikoloji alanında telekinezi konusundaki yeteneği sayesinde farklı deneylerde farklı şeyler gerçekleştirmiştir. Deneylerden biri de kurbağğa ve insan kalbi ya da kurbağa ve insan kalbine hükmetme şeklinde bilinmektedir.

Mikhailova, Leningrad’da gerçekleştirilen bir araştırma sırasında, canlı haldeki bir kurbağanın kalp atışını etkileyebilmiş, kalbin daha hızlı ya da daha yavaş şekilde atmasını sağlayabilmiş şeklinde anlatılmaktadır. Mikhailova, başka bir defasında da şüpheci bir bilim adamı için psikokinezi yetisini kanıtlamak amacı doğrultusunda, bilim adamının kalp atışlarını fazla derecede hızlandırmıştır.

Söz konusu deneyin, Moskova’da bir Tıp Enstitünde altı doktorun gözleri önünde gerçekleştiği anlatılmaktadır. Anlatılanlara göre bilim adamı olarak bahsedilen doktorun kalp atışları öyle hızlanmış ki, doktor bayılarak yere düşmüştür. Bayılarak yere düşen doktor daha sonra bu deney sayesinde olayın içinde olağanüstü güçler bulunduğunu ve kendisini buna ikna ettiğini belirtmiştir.

Tarih boyunca telekineziyi kullanan kişiler ve telekinezi olayları:

Tarih boyunca telekinezi yan psikokinezi konusunda farklı olaylar ve bu olayları gerçekleştiren farklı kişiler gözlenmiştir. Tarihte telekineziyi kullananlar ve olayları kapsamında Mevlana ve Hallac-ı Mansur ile olayları yaygın şekilde örnek verilmektedir. :

Mevlana için ünlü bir sufi olarak kapıları telekinezi ile açtığı ve Sema ayini sırasında tüm mumları telekinezi gücü ile yaktığı ve söndürdüğü anlatılmaktadır.

Hallac-ı Mansur da ünlü bir sufi olarak bilinmektedir. Sufilik eğitimi ve bu kapsamda öğrenmiş olduğu bazı sırları zamanından önce açıkladığı için hariciler tarafından öldürüldüğü anlatılmaktadır. Hallac-ı Mansur için telekinzei konusunda örnek olarak anlatılan ünlü olaylardan biri şu şekildedir. Hapishanedeyken İbni Khafif ile telekinezi gücü sayesinde sohbet etmektedir. Gücü ne kadar yüksek olsa da İbni Khafif, sabır nedir diye sorduğunda Hallac-ı Mansur’un şu cevabı verdiği anlatılmaktadır. Hapishaneden çıkma imkanı olduğu halde hapishanede kalmaktır. Hallac-ı Mansur için hapishane duvarında, Dicle’nin göründüğü büyük bir açtığı anlatılmaktadır.

Birçok sufi inisiyesi, gizli ilimler temsilcisi, ezoterizm temsilcileri ve ezoterik, mistik bilgiler ile yetişen kişiler için telekinezi yapabilme yeteneği olduğu ama çoğunun bu yeteneklerini halk arasında sergilemediği anlatılmaktadır.

Anlatılan hikayelerde ortak olarak, şüphe edildiği yani herhangi bir kuşku duyulduğu zaman konsantrasyonu bozan en büyük etkenlerden biri olduğu için aksamalar yaşanabileceği belirtilmiştir.

Telekinezi alıştırmaları

Telekinezi, psikokinezi, alıştırmaları farklı şekilde derlenebilmektedir. Telekinezi egzersizleri hakkında verilebilecek başlıca örnekler şu şekildedir.

Yanan mum yöntemi

Psikokinezi alıştırmaları kapsamında incelenebilecek örneklerden biri yanan mum yöntemi olabilmektedir. Öncelikler bir mum alınıp yakılmaktadır. Kişi, yanan mumu nefesinden etkilenmeyecek şekilde bir uzaklıkta önündeki masanın üzerine koymaktadır. Mumu yakan kişi alıştırmaya başlamadan önce odada mumun alevini etkileyebilecek herhangi bir hava akımının bulunmadığından emin olmalıdır. Bu yüzden alıştırmaya başlamadan önce odada ne kadar kapı ve pencere varsa kapatılmalıdır. Mum alevinin düz bir şekilde yanabilmesi için hava akımının bulunmaması gerekmektedir.

Alıştırmaya başlayan kişi, mumun karşısına geçip oturduktan sonra aleve konsantre olmalıdır. Alıştırmaya başlarken ve alıştırma esnasında kişinin kendini sıkmaması ve kesinlikle zorlamaması gerekmektedir. Ancak bu şekilde aleve bakışlarını yönlendirerek alıştırmadan sonuç alabilmektedir. Kişi, düşüncelerini yalnızca alev üzerinde yapacağı değişikliğe sabitleyerek yoğunlaşmalıdır.

Alevin sağ, sol veya geriye doğru hareket ettiği hayal edilir. Konsantrasyon, mümkün olduğunca uzatılır. Konsantrasyon herhangi bir şekilde bozulursa kişi kendini tekrar yapacağı alıştırmaya yönlendirmelidir. Yalnızca çalışmaya konsantre olmalıdır. Bu sırada gözlerini kırpmak gibi hafif hareketler yapması sorun olmamaktadır.

Yanan mum yöntemi ile telekinezi alıştırması yapan kişi enerjisini bu alıştırmaya yoğunlaştırmalı ve gözünün önünde bulunan alevin hareket ettiğini hayal ederek canlandırmalıdır. Konsantrasyonun çaba olmadığı unutulmamalıdır. Dikkatin yoğunlaştırılması konsantrasyondur. Önemli olan bu açıklamalar ince noktalardır ve alıştırma yapıldığı esnada dikkate alınmalıdır. Her türlü çabanın fiziksel anlamda gerginlik yaratacağı unutulmamalıdır. En önemli olan enerjiyi serbest bırakmaktır.

Düşünce Enerjisi

Düşünce enerjisi ile alevin bükülmesi amacıyla konsantre olunduktan bir süre sonra düşüncelerin serbest bırakılması gerekmektedir. Alıştırmanın en önemli yeri, düşünce enerjisinin serbest bırakıldığı bu an olarak belirtilmektedir. Sonra konsantrasyon tekrar toplanarak devam edilmeli ve ardından, birkaç dakika sonra, tekrar serbest bırakılmalıdır. Yanan mum yöntemi kullanılarak yapılan psikokinezi alıştırması kapsamında genel olarak bu aşamalarda mum alevinin bükülerek ve salınarak hareket ettiği görülebilmektedir.

Zeytinyağı deneyi

Psikokinezi kapsamında verilebilecek örneklerden biri de zeytinyağı deneyi olarak bilinmektedir. Zeytinyağı deneyi bir kaba su ve zeytinyağı koyarak odaklanma yöntemi ile gerçekleştirilebilir.

Öncelikle, bir kap üçte ikisi su olacak şekilde doldurulmalıdır. Kapta bulunan suya zeytinyağı dökülmeli ve su yüzeyi üzerinde belli olacak şekilde zeytinyağı ile kaplanmalıdır. Daha sonra dikiş iğnesi gibi ince bir iğne alınarak her iki uçtan kibritlere batırılmalıdır. İğne yavaş şekilde zeytinyağının üzerine koyulmalıdır. Bu sayede her iki ucu da kibrite batırılan iğne rahat şekilde yüzebilmelidir.

Zeytinyağının üzerine yerleştirilen iğne hareketsiz durana kadar beklenmelidir. Daha sonra iğneye konsantre olunarak yavaş yavaş iğnenin hareket etmesi için odaklanılmalıdır. Bu durumun gerçekleştiği an çok iyi şekilde hayal edilerek canlandırılmalıdır. Ardından konsantrasyon ile düşünceler serbest bırakılmalıdır. Olanlar kayıtsız şekilde herhangi bir şey düşünmeden gözlenmelidir.

Diğer Yöntemler

Telekinezi deneyleri ve psikokinezi alıştırmaları kapsamında bahsedilen yöntemler farklı şekillerde gerçekleştirilebilmektedir. Kalem, çatal, havada asılı halde bir sarkaç gibi şeyler, deneylerde kullanılabilmektedir.

Parapsikoloji konusunda psikokinezi gibi alanlarda gerçekleştirilen deneyler grup halinde yapılırsa, yeni başlayanlar için daha iyi ve etkileri güçlendirici olabilmektedir. Grup halinde yapılan alıştırmalar ile nasıl ortak bir aura oluşturulacağı ve deneylerde nasıl daha iyi sonuç alınacağı daha kolay öğrenilebilmektedir.

Levitasyon

Parapsikoloji kapsamında araştırmalar gerçekleştirilen alt alanlardan biri levitasyon olarak isimlendirilmektedir. Levitasyon, düşünce gücü kullanılarak fiziksel şekilde herhangi bir etkide bulunulmadan cisimleri hafifletmek, havaya uçurmak, havada durdurmak olarak açıklanabilmektedir. Nesneleri havada hareket ettirebilme gücü olarak özetlenebilir.

Levitasyon yeteneği için telekinezi gücünün geliştirilmesi sayesinde ilerletilebileceği ifade edilmektedir. Psikokinezi ve parapsikolojinin incelediği diğer alanlardaki güçler gibi çeşitli alıştırmalar sayesinde geliştirilebilmektedir. Levitasyon kapsamında yapılacak egzersizler tek başına veya birden fazla kişiyle grup olarak yapılabilmektedir. Grup ile gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde daha çok başarı elde edilebileceği gözlemlenmiştir.

Levitasyon konusunda ünlü olaylar ve kişiler

Tarih boyunca levitasyon yapan ünlü kişiler ve olaylar kapsamında ilgi çekici durumlar ile karşılaşılmıştır. En ünlü örneklerden biri Sufi mistik Mevlana olarak verilebilir.

Mevlana ve Levitasyon:

Mevlana ile birçok konuda olduğu gibi levitasyon alanında da karşılaşılmaktadır. Mevlana ve levitasyon arasındaki ilişkiye örnek olarak şu olay verilebilir.

Mevlana, Şam yolculuğu esnasında kafilesiyle bir mağarada konaklarken o zamanın majik yani sihir ve büyü gibi çalışmalar ile uğraşan rahipler yanına gelmiştir. Konuk olan Mevlana ve kafilesine gösteri yapmak istemişlerdir.

Rahipler yoğun bir konsantrasyondan sonra ortalarında oturan bir çocuğu levite etmişlerdir. Çocuk, levitasyon sayesinde belirli bir yüksekliğe çıkmış ve havada asılı durmaya başlamıştır. Levitasyon olayına çok geçmeden son vermek ve çocuğu tekrar aşağıya indirmek isteyen rahipler bir türlü başarılı olamamışlardır.

Çocuk, rahipler her ne kadar uğraşsa da havada hareket bile etmeden durmaya devam eder. Daha sonra çocuk Mevlana’yı işaret ederek aşağıya inmesine engel olan kişinin o olduğunu söyler. Bu olaya şahit olan rahipler, Mevlana’dan çocuğu indirmesini rica ettikten sonra Mevlana çocuğu yere indirir.

Levitasyon örnekleri ve insanların şahit olduğu levitasyon olayları kapsamında birçok farklı örnek daha verilebilmektedir. Tüm örneklerde konsantrasyonun ve odaklanmanın önemi vurgulanmaktadır.

Referanslar ve Yardımcı Kaynaklar:

  • Witkowski, Tomasz. (2020). Susan J. Blackmore: Parapsychology, Memetics and Consciousness. 10.1007/978-3-030-50003-0_8.
  • HICK, W.. (1959). Parapsychology. Nature. 183. 229-229. 10.1038/183229a0.
  • Friedman, Harris. (2010). Parapsychology Studies. Explore (New York, N.Y.). 6. 129-30. 10.1016/j.explore.2010.03.003.
  • Irwin, Harvey. (2014). The Major Problems Faced by Parapsychology Today: A Survey of Members of the Parapsychological Association. Australian Journal of Parapsychology. 14. 1445-2308143.
  • Alvarado, Carlos. (2019). Eight Decades of Psi Research: Highlights in the Journal of Parapsychology. Journal of Parapsychology. 2. 24-35. 10.30891/jopar.2018.03.03.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here